Türkiye’de Tutuklamalar Artıyor: Hukukçular Endişeli

Son günlerde ülkemizde, özellikle belediye başkanları, siyasi parti temsilcileri, gazeteciler, sendikacılar ve yazarlar üzerinde “kaçma şüphesi” ve “delil karartma” gerekçeleriyle yapılan tutuklama kararları dikkat çekiyor. Bu durum hukuk çevrelerinde endişe yaratırken, hukukçular ise iktidarın muhalefeti susturma çabası olarak nitelendiriyor ve adeta bir ön ceza mekanizması olarak kullanıldığını dile getiriyor. Örneğin, gazeteci Suat Toktaş, kendi isteğiyle ifadeye gitmesine rağmen 27 gündür cezaevinde tutuluyor.

Yapılan haberlere göre, eski İstanbul Barosu Başkanı Prof. Dr. Ümit Kocasakal, savcılara verilen soruşturma yetkisinin sınırsız yetki anlamına gelmediğini belirterek, hukuka uygun davranılması gerektiğini vurguladı. Kocasakal, “kaçma şüphesi” için somut delillerin olması gerektiğini ve bu şartların yerine getirilmesi halinde bile tutuklamanın ölçülü olması gerektiğini ifade etti.

Bir diğer eski İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu ise, Türkiye’de yargının bağımsızlığının tamamen kaybolduğunu ve özellikle siyasi davaların daha belirgin hale geldiğini belirtiyor. Durakoğlu, otoriter yönetimlerin zaman içinde totaliterliğe doğru evrildiğini ve Türkiye’nin de bu yönde ilerlediğini, yargının ise bu süreçte önemli bir araç haline geldiğini ifade ediyor.