CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada “Küresel Cinsiyet Eşitsizliği 2023 Dünya Raporu’nda, Türkiye; 146 ülke arasında 129. sırada yer aldı. 2023’ün ilk 10 ayında erkekler, 268 kadını ve 19 çocuğu öldürdüler. 2023 yılının ilk 10 ayında en az 140 kadın işçi, yaşamını iş cinayetlerinde yitirdi. Yine, yüzlerce kadın tacize uğradı. Yüzlerce kadın işsiz kaldı, emekleri sömürüldü. Böyle ağır bir ortamla karşı karşıyayız” dedi.
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla açıklama yaptı. Tanrıkulu, şunları söyledi:
“Bugün 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanıma Günü. Kadınlar hayatın her alanında ayrımcı uygulamalara ve şiddete maruz kalıyorlar. Emekleri sömürülüyor, öldürülüyorlar. Maalesef bir koruma mekanizmasından yoksunlar.
Türkiye ilk imzacısı olduğu İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi. İlk onaylayan ülkeydi. Ve bu sözleşme İstanbul Sözleşmesi olarak anıldı, Avrupa Konseyi tarafından. Sadece bu sözleşmeden çekilmiş olması bile aslında kadın sorununa, kadına karşışiddet meselesine nasıl baktığınıçok iyi gösteriyor.
Geçtiğimiz yıl ne mi oldu? Küresel Cinsiyet Eşitsizliği 2023 Dünya Raporu’nda, Türkiye; 146 ülke arasında 129. sırada yer aldı. 2023’ün ilk 10 ayında erkekler, 268 kadını ve 19 çocuğu öldürdüler. 2023 yılının ilk 10 ayında en az 140 kadın işçi, yaşamını iş cinayetlerinde yitirdi. Yine, yüzlerce kadın tacize uğradı. Yüzlerce kadın işsiz kaldı, emekleri sömürüldü. Böyle ağır bir ortamla karşı karşıyayız.
Türkiye; siyasette hem parlamentoda hem yerel yönetimlerde kadınların en az temsil edildiği ülkelerden birisi. Eğitimde yoklar neredeyse, kadınlar. Erkek işsizliği ile yetişkin kadın işsizliği arasında yaklaşık 12 puanlık fark var. Her üç kadından biri işsiz. Eğitim olanaklarından yoksunlar. Böyle bir ortamda 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanıma Günü aynı zamanda. Kendilerine sokaklar yasaklandı, meydanlar yasaklandı. Umarım bu görüntüler bir daha Türkiye’de yaşanmaz ve kadınlar hayatın her alanında eşitlik mücadelesini, emek mücadelesini, barış ve insan hakları mücadelesini dayanışma içerisinde ortaya koyarlar.